beyaztavsaninizinde Bu kadar kişisel bir yazıyı insanlara belki bir faydam dokunur diye bir şeyler yazdığım bir blogda paylaşıp paylaşmamak konusunda çok emin olamasam da bu siteyi biraz da kendime dijital bir günlük gibi gördüğüm için paylaşmaya karar verdim. Kimse okumasa bile 3-5 yıl sonra kendim okurum ve ”vay bee ne seneymiş” diye kendi kendime nostalji rüzgarı estiririm en kötü ihtimalle…
Niyetim 2022 bitmeden senenin favorilerini yazıp paylaşmaktı ama bazı aksilikler oldu bugüne kaldı. 2022’ye yetişmese de şöyle bir geçmişe dönmek, tam olarak evde bomboş oturma eylemini gerçekleştirdiğim şu anda ‘’yalnız iyi gezmişim’’ demek ve kişisel bir yazı da olsa girip okuyacaklar için bazı en’lerimi paylaşmak istedim henüz senenin ilk ayı bitmeden.
OCAK: Yılın ilk seyahati henüz ortada savaş falan yokken ve 2022’nin en büyük rezillikleri yaşanmamışken gittiğim Ukrayna’ydı. Sadece Lviv’i gezdim ve hayatımda gördüğüm en dondurucu havaya burada tanık oldum. Şimdiki malum durumu düşünürsek bu güzel şehir aklıma geldikçe üzülüyorum bir miktar…
ŞUBAT: Şubatta genel olarak İstanbul’daydım maalesef. Birkaç gün Bursa’ya gittim sadece ama aile yanına gidilen ve evde pineklenen günleri seyahatten saymıyoruz…
MART: Pandemiden sonraki üçüncü ama beni en çok heyecanlandıran ilk seyahatim olan Barselona’ya gittim. Barselona’ya ikinci gidişimdi ve pandemi sonrasında (ya da hala esnasında?) başka bir ülkede ama tanıdık bir şehirde olmak güzeldi. Barselona’dan günübirlik olarak Sitges’e ve şu yazımda detaylıca anlattığım Tossa de Mar’a da gittim. Şu an bunları yazarken 2 kez gittiğim ve aslında çok sevdiğim bu şehri neden bu blogda yazmadığımı sorguluyorum…
NİSAN: Nisanın son günlerinde Maldivler’e gittik ve benim Asya ile, okyanus ile, tropikal iklim ile ve başka bir sürü şey ile tanışmam bu cennet ülkede gerçekleşti. Maldivler gezimizi anlattığım şu yazımı tıklayarak okuyabilirsiniz biraz içiniz açılsın isterseniz.
MAYIS: Maldivler’de girdiğim ve Maldivler’den döndükten sadece 3 gün sonra Viyana’ya uçarak Viyana’yı, Bratislava’yı ve Hallstatt’ı gezdiğim bir aydı. Viyana ve Bratislava’yı anlattığım yazı için şuraya, Hallstatt’a gidiş rehberi için şuraya ve bu güzel yerlerdeki yeme içme notları için şuraya tıklayabilirsiniz.
HAZİRAN: Hiç yaz insanı olmasam da benim için 2022’nin en favori ayı kesinlikle hazirandı. Favorim olma nedenini tek kelime ile açıklayayım: İtalya.
Her noktasını ayrı sevdiğim bu dünyalar güzeli ülkeye seneler sonra 3. kez gidebildim ve harika bir road trip rotası ile birbirinden güzel köylerini ve şehirlerini gezdim. Bu 12 günlük road trip’in rota planını ve detaylarını şu yazımda, seyahatin kalem kalem bütün detayları ile maliyet hesabını şu yazımda ve yeme içme notlarını ise şu yazımda bulabilirsiniz.
TEMMUZ: Benim için tam bir ‘’yazlıkçılık’’ ayıydı. Sadece yazlık çevresinde Akçay, Cunda, Ayvalık ve Kadırga Koyu’nu gezdik ama artık bu taraflara 6758437. gidişim olduğu için pek heyecanlandırmadı.
AĞUSTOS: Bursa’da Kurşunlu’da arkadaş ziyareti kontenjanı ile boş geçmeyen bir ay ilan ediyorum kendisini.
EYLÜL: Senenin tamamen İstanbul’da geçen 2 bomboş ayından biri, geçiniz.
EKİM: Sonunda burnumun dibindeki güzelliği keşfedip Kıbrıs’a gittiğim ay oldu. Hayatımda ilk kez ekim ayında denize girdim ve Kıbrıs her şeyiyle ekimde çok güzeldi. Kıbrıs seyahatimizi şurada detaylıca yazmıştım.
KASIM: Senenin tamamen İstanbul’da geçen diğer bomboş ayı, geçiniz.
ARALIK: İlk kez 2021 Ekim ayında Belgrad ile ayak bastığım Balkanlar repertuarımı Arnavutluk, Karadağ ve Bosna Hersek ile genişlettim yılın son günlerinde. Bu vizesiz Balkanlar gezisinin rota planlama ve maliyet gibi detaylarını şu yazımda anlattım. Bütün seyahatin (hatta sanırım bütün Balkanlar’ın?) en güzel ülkesi Karadağ’ı ise şurada yazdım.
Şimdi gelelim bu kadar yer arasında kişisel en’lerime:
En doğa harikası yer: VAL D’ORCIA – TOSKANA
Birkaç senedir beni görkemli binalardan çok doğanın daha çok heyecanlandırdığını fark ediyorum (çünkü her ne kadar kendisini yok saymaya çalışsam da yetişkin olmak…) ve 2022’de doğanın sunduğu başka bazı harika manzaralara da şahit oldum ama en harikası için Toskana ve spesifik olarak Val d’Orcia demek durumundayım. Ben günübirlik gittim ama hayatımın bir döneminde bütün köylerini vadilerini falan gezmeli bir Toskana seyahati yapmak en büyük hayallerimden biri.
En yaşanılası yer: FLORANSA
Aslında bu yıl gittiğim yerler düşünülünce gelişmişliktir ekonomidir falan derken en yaşanılası görünen yer tabii ki Viyana ama ben nerede yaşamak isterdim diye düşünüyorum ve canımız Floransamız diyorum… (Gerçi benim için en çok yaşamak istediğim yerin cevabı Roma ama onu büyük şehir kaosundan dolayı eledim.)
En yüzülesi yer: MALDİVLER
Bu konu tartışmaya kapalıdır ve konu kapanmıştır. Çok net, Maldivler. Sebeplerini saymaya bile gerek duymuyorum ve eklediğim görsel yeterli olacaktır diye düşünüyorum.
En Görkemli Yapı: KOLEZYUM
Yani buna da diyecek bir şey yok pek. 3. kez gördüm ve 3. kez hayran kaldım.
En Estetik Şehir: ROMA
Bütün o büyük şehir sorunlarıyla, kargaşasıyla, göçmenleriyle falan da olsa şu dünya üzerinde en estetik bulduğum şehir kesinlikle Roma. Hatta gittiğim diğer yerlere ayıp olmasın diye biraz rol çalıyorum kendisinden ama her şeyin en iyisine layık bir şehir varsa o da Roma’dır gerçekten sfgg
En beğendiğim yapı: HUNDERTWASSERHAUS
Bunu tabii daha alternatif bir bakış açısıyla yazıyorum. Kolezyum ya da La Sagrada Familia ile kıyaslayacak değilim tabii ki ama kendisini çok çok beğendiğim için böyle bir listede de yer vermek istedim.
En Pahalı Yer: PORTOFINO
Maldivler tabii biraz daha farklı bir kategoride ama onu hariç tutarsak Avrupa’da bu sene gördüğüm en pahalı yer kesinlikle Portofino’ydu. ‘’En lüks yer’’ de diyebiliriz hatta kendisi için.
En Ucuz Yer: TIRAN
Buna cevabım tabii ki Amalfi ya da Barselona olmayacaktı ama Balkanlar’da gördüğüm şehirleri şöyle bir geçirdim aklımdan ve Tiran’ın Saraybosna’ya ve Karadağ’da gördüğüm şehirlere göre kesinlikle daha ucuz olduğunu fark ettim.
En beklentilerimi aşan yer: KOTOR
Kotor hatta genel olarak Karadağ asla ‘’klasik Balkan ülkesi işte’’ diye düşünüp burun kıvırılacak bir yer değilmiş ve ben bunu sadece 2-3 senedir tahmin ediyor olmama rağmen gidip görünce çok net anladım. Karadağ’ın gözümdeki 5 sene önceki imajı ile gidip gördükten sonraki imajı kesinlikle çok farklı. Kotor Körfezi de gerçekten doğa harikası denilebilecek bir yer.
En Sıklıkla ‘’ah şimdi orada olmak vardı’’ Dedirten Yer: BARSELONA
Ben Barselona’ya ilk kez 2018’de gittim ve yaklaşık 5 senedir bunu sık sık içimden geçiriyorum gerçekten. Nedenini sorarsanız net bir cevabım yok ama SEVİYORUM İŞTE KARDEŞİM <3
En huzurlu yer: HALLSTATT
Bu tanım için İtalya’dan da güçlü adaylarım olsa da Hallstatt’ın harika manzarası gözümde yürüyen huzur olarak canlanıyor ve Hallstatt diyorum.
En vegan dostu yer: VİYANA
Yemek benim için biraz fazla önemli olunca bu madde de önem kazanıyor ve 2022’de gittiğim yerler arasında en vegan dostu yer kesinlikle Viyana’ydı. Yine de Maldviler’deki canımız otelimiz Varu by Atmosphere’in bütün çalışanlarının veganlık konusunda ne kadar ilgili ve bilgili olduğunu düşününce Viyana’nın arkasından Maldivler’i de sayabilirim.
En Güzel Gün Batımı: PROCIDA
Şu hayatta en sevdiğim şeylerden biri gün batımını izlemek ve 2022’de çok güzel yerlerde gün batımı izleyebildim. Yine de benim için en unutulmazı sunduğu harika manzara ile kendisine hayran kaldığım Procida oldu.
Hatırlayınca En Çok Üzen Yer: LVIV
Bu aslında üzen tek yer çünkü diğer her yerde hep mutluydum. Lviv’i de çok beğenerek gezmiştim ama ben döndükten kısa bir süre sonra yaşananlar yüzünden bu güzel şehrin ve insanlarının son halini düşünmek üzüyor.
Kardeşim yerinde bir yazı yazmışsın çok güzel bir yazı olmuş yalnız şurada şurada diye işaretlediğin yerlerden ben bir şey anlamadım çünkü ben görmen geliyim şurada şurada diye işaretleme işaretlemez detayı ile anlatırsan daha güzel olur bence ben öyle düşünüyorum seni takip ediyorum seni de beni takip Edip yazılarımı ve yanıt vermeni bekliyorum atacağım linki worth presin okuyucu bölümündeki ara kısmından yazıp aratırsan ulaşabilirsin Hüseyin İbiş | Kişisel Blog, sairhuseyinibis.com
Wow! Harika bir yıl, harika geziler, harika yazı. Teşekkürler 🌹